Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında kendini bir platonik böceğe dönüşmüş olarak buldu.
Hayatın en güzel 5 yönünden biri aşık olabilmek. Şarkılara, insanlara, tablolara, manzaralara, kokulara, kitaplara...
Bağımlılık ya da alışkanlık ile karıştırıyor insanoğlu bazen aşkı. Sevgili okur az ve öz kişilerdensin o yüzden itiraf edeceğim, ben de sevdim sandım bi' zamanlar.

Oysa benim de sevdalar geçti başımdan. Neden sevdim sandım ki bu insanı ? Tek yaptığımız şey muazzam kalitede samimi sohbetler etmek ve tatlı tatlı kıps'laşmalardı.
O da öyle hissediyr muydu bilemeyeceğim hiçbir zaman ama sanırım öyleydi. Sonra gitti işte.
Bi' anda böyle ''TAK'' diye gitti.. ve kabul ediyorum ''mantıklı'' bi' gerekçe sunarak gitti, kızamadım. Tam burada Lin Pesto- Fırtınalar çalmalı. Hadi tıkla ve bi' yandan dinleyerek oku.
Ben elimde telefonla ergenliğimin son demlerini yaşarken, o gitti. Gittikten sonra unutamadım tabi bi' anda. Konuşma geçmişini silemiyorum, medya dosyalarını silemiyorum; çünkü silersem o anlara saygısızlık etmiş olacağımı düşünüyorum. Söylesene sevgili okur, kaç kişi kendini affettirmek için ''ninni'' söyler insana. NİNNİ SÖYLEDİ LAN?! (sesi de güzeldi). Hala silemedim o ninniyi, hala dinliyorum, muhtemelen bi' süre daha silemem. Şarkı söylenir, türkü söylenir, hadi ulan ilahi bile söylenir de Ninni çok UÇ bi örnek geldi bana.
Hem romantik, hem çocuksu, hem duygusal hem de makul bi' seçim.
Elimde telefon, yorgunluktan ağrıyan kol kaslarım, gün boyu koşturmaktan sızlayan ayaklarım, kafamda binbir sıkıntı ve elimdeki telefondan Ninni dinleyerek uyumuştum o gece.
Son ninni dinleyişim ondan oldu. Herhalde 30'larımda bir baba olurum. Kendi çocuğuna ninni söyleyen bir babanın aklına ne gelir bilmiyorum ama benim aklıma Platelefonik Aşk yaşadığım bu günler gelecek..
Büyük konuşmamak lazım ama büyük konuşmayacaksak neden yaşıyoruz aq ?!.
Yorumlar
Yorum Gönder